3 MART 1974 – TK981 – THY DC-10 Paris Kazası
Nasıl başlayacağım bilmiyorum. Ben hayata gelmeden ailemi derinden etkileyen, insanı araştırdıkça kahreden üzücü uçak kazası hikayesi… Kazaya ait yaklaşık 50 sayfalık bir rapor mevcut. Rahmetli dedem bir Türk Hava Yolları çalışanıydı. 3 Mart 1974 tarihinde görevli olarak İstanbul’dan Londraya gitmek üzere Mc Donnell Douglas firmasının 29. üretimi olan Türk Hava Yollarına ait TC-JAV kuyruk tescilli DC-10uçağıyla gerçekleştirilen İstanbul – Paris – Londra uçuşundaydı. Yerel saat ile 11:00 sularında İstanbul’dan kalkan ve Paris aktarması yapacak olan uçak Orly havalimanına teker koyuyor. Yaklaşık 1 saat ground time’ı olan TC-JAV , İngiliz Havayollarında yaşanan grev nedeni ile ve İngiliz Havayolları yolcularının TK981 sefer sayılı Paris-Londra seferine aktarılmasıyla 1.30 saate uzuyor. 12:24 de Orly kuleden clearance isteyen rahmetli uçuş ekibimiz Kaptan Nejat Berköz , First Officer Oral Ulusman ve Flight Engineer Erhan Özer 12:33 sularında 08 pistinden kalkış yapıyorlar. 23.000 feet için serbest kılınmış TK981 de 12:40 sularında yüksek gürültülü bir ses duyuluyor ve sol arka kargo kapısı açılarak uçaktan kopuyor. Bu kopma esnasında kabin zemini çöküyor ve 2 sıra koltuk, 6 yolcu kaza mahaline 15 km uzaklıkta uçaktan dışarı fırlıyor. Ayrıca, hidrolik boruları ve elektrik kabloları zarar görüyor. Uçağın rudder ve elevator’ı, 2 ve 3 numaralı motoru kontrol edilemiyor. Kaza raporuna göre uçağın burnu 20 derece aşağıda 430 knot yani saatte 800 km hız ile 12:42 sularında Paris yakınlarındaki Ermenonville ormanına düşüyor.
1972 Yapımı TC-JAV Tescilli Mc Donnell Douglas DC-10 ANKARA
Kazanın asıl nedeni yanlış dizayn ve imalattan kaynaklanan aşağıdaki kargo kapısı ve kilit mandalları.
Kargo kapıları tam kapanmasa bile dışardan müdahale edilen kol yerine oturmuş yani kilitlenmiş gibi görünüyor ve kokpitteki kapı açık sinyalide sönüyordu. İnsanı asıl kahredense bu yanlış dizayn ve mühendislikten kaynaklanan sorunu kazadan 2 sene önce American Airlines’ın yaşaması ve hiçbir tedbir veya düzeltme yapılmamasıydı. O uçaktaki insanlar şanslıydı çünkü hidrolikler ve elektrik kabloları zarar görmemiş ve pilotlar uçağı yere indirmişlerdi.
Şu anda Ermenonville ormanında bir anıt mezar mevcut. Kazanın şiddetinden dolayı kazada vefat eden 12’si mürettabat olmak üzere 334 kişinin her birinin bedenine maalesef ulaşılamamış. 2004 ve 2007 senelerinde Parise giderek Ermenonville ormanındaki anıt mezarımızı ziyaret etme fırsatı buldum.
Yol kenarında aracı parkedecek müsait yerler var. Yaklaşık 600-700 metro patika yoldan ormanın içine yürüdükten sonra anıtın olduğu yere ulaşılıyor. Yüksek bir anıt sütunu karşısında sağlı sollu kazada hayatını kaybedenlerin isimlerinin yazdığı granitler. Cepheden baktığınızda solda yabancı yolcuların sağ taraftaki granitlerde Türk yolcuların ismi yazılı. Yabancı uyruklu yolcuların isimlerinin yazılı olduğu granitler bakımlı yeni gibi fakat Türk yolcuların isimlerinin yazıldığı granit bakımsız halde idi. 2. gidişimizde imkanlarımız dahilinde granitin üstündeki silinen isimleri yeniden boyamaya çalıştık.
Yolcu Manifestosundaki Türkler. Rahmetli Dedem Mustafa Şerafettin Öztürk.
Ormanın içine yürüdüğümde kazanın üstünden 30 yıl geçmiş olmasına rağmen halen izler parçalar duruyor. Biraz hüzün biraz keder birkaç parça da anı mahiyetinde biz topluyoruz.
Velhasıl Ermenoville faciası Türk havacılık tarihinin en büyük kazası, Dünya havacılık tarihinin ise 4. büyük kazası olarak kayıtlara geçiyor.
Kazada yaşamını yitirenleri rahmetle anıyor, TK981 kurbanları ailelerine tekrar başsağlığı diliyorum.